Bütçesini korumak isteyen birçok kişi, alışveriş yapmadan evvel daha şuurlu adım atma gereği duyuyor. Pekala hakikat harcama adımlarını nasıl atmalı? Alışveriş yapmadan evvel nelere dikkat edilmeli?
İşte bu noktada Pelin Narin Tekinsoy, şuurlu bir tüketici olmak için alışveriş yapmadan evvel bireylere bu soruları kendilerine sormalarını öneriyor.
Biz de inceledik ve şayet o alışveriş anında bu sorulardan birini bile kendimize sorabilirsek sahiden gereksinimimiz olan bir eseri almanın iç rahatlığını yaşayabileceğimize karar verdik:
Bu eseri almak için hayatımın kaç saatini çalışarak geçirdim?
Bazen muhtaçlıktan çok istekle harekete geçip satın alma kararı verdiğimiz kılık-kıyafet yahut araçlarda; örneğin bir cep telefonu için öncelikle hayatımızın kaç saatini çalışarak geçirdiğimizi düşünmeliyiz. O eserin kaç aylık ya da günlük maaşımıza denk geldiğini hesaplamak daha gerçek harcama adımları atmamıza yarayabilir. Bilhassa lüks kategorisine giren eserler bireylere muhakkak bir statü sağlama aracı olarak görülürken birebir vakitte kısa müddetli haz sağladığı düşünülerek alışveriş yapmadan evvel bunlara dikkat harcama yapılmalıdır. Özdeğer duygusu güçlendirilmeye çalışılmalı ve kişinin kendini tabir etme aracı harcadığı para olmamalı.
Bunu alarak neleri almaktan vazgeçiyorum?
“Her karar diğerlerinden vazgeçiştir.” kelamından de yola çıkarak ölçülebilen kaynaklarımızı kullandığımızda, hudutlu olan gelirlerle aldıklarımız öbür almak istediklerimizden vazgeçme manasına gelir. Alışveriş listesi yapmak, gereksinimlerin sıralanması bu hususta şahıslara yardımcı olacaktır. Alışverişe giderken maksat olarak örneğin market için muhakkak bir meblağ, kıyafet için belirli bir meblağ belirlemek, kategorilendirmek ve bunlara sonlu bütçe belirlemek; sınırsızca ve düşünmeden almanın önüne geçer. Aylık mecburî masraflar belirlendikten sonra arta kalan para ile şahıslar öbür istek ve gereksinimlerine yönelmeli, bütçe tabloları yapılarak gelir sarfiyat istikrarları korunmalı.
Alışveriş yapmaktaki motivasyonumun kaynağı nedir?
Kişilerin açken yahut mutsuzken daha fazla alışveriş yaptığı araştırmalarla gösterilmiştir. Duygusal açlık kişiyi yemeğe ve alışverişe daha fazla iter. Şahıslar alışveriş kararı aldıklarında hangi motivasyonla buna yöneldiğini kendilerine sormalı. Bir tartışma yahut üzücü bir haber sonrası yaptığı alışverişle, kendini başarısız hisseden birinin alışveriş yaparak neyin yerini doldurmaya çalıştığını şahıslar kendilerinde gözlemlemeli. Şuurlu bir biçimde, hislerin farkında olunarak adımlar atılmalı ve bireyler hayatlarındaki sıkıntıları alışveriş yaparak, süreksiz sahip olma hazzı ile çözmeye çalışmamalı.
Bu alacağım şey istek mi gereksinim mı?
Bazı eserler isteklere kimileri gereksinime girer. Satın alma kararımızı etkileyen birçok faktör olsa da alışverişi gereksinimlerimiz öncelikli olacak biçimde yapmak mantıklı olacaktır. Şahıslar bütçeleri elverdiğince istekleri doğrultusunda da elbette harcama yaparlar, alındıktan sonra pişman olunmayacak eserlere yönelmek uzun vadeli tatmin getirecektir.
Hala istiyor muyum?
Genellikle yüksek maliyetli eserleri almadan evvel bireyler kendilerine düşünmek ve kıymetlendirmek için belirli bir mühlet tanımalı. Büyük yahut küçük fark etmez bir birikimi belirli bir yere yöneltmeden evvel şu kolay soruyu sormalı: “Hala istiyor muyum?” Bazen bir referans, bazen bir reklam sonrasında süratlice karar verilen ve düşünmeden alınan kıymetli eserler daha sonra yerini pişmanlığa bırakabiliyor. Düşündükçe mantıklı gelmeye devam eden bir eseri almak yerinde olacaktır.
Satış sonrası dayanak hizmetleri kâfi mi?
Özellikle yüksek maliyetli bir eser alındıktan sonra servis, bakım, yedek modül üzere satış sonrasında da masrafı olabilecek hizmetler değerlendirilmeli. Ülkemizde servis noktası az bulunan, kıymetli ve gösterişli bir cep telefonu yahut beyaz eşya markasından bir eseri almak ileride yaşanan bir sorun sonrasında o eserin elde kalması yahut yeniden yüksek maliyetlerle tamire, uzun periyodik beklemelere sebep olabilir. Otomobil, elektronik eşya üzere eserlerde satış sonrası dayanak, servis üzere imkanları geniş olan, uzun vadeli planlamalar ve ihtimaller düşünülerek karar verilmeli. Perakende eserlerde ise, müşteri dostu olan yeni jenerasyon alışveriş anlayışını benimseyen firmalarla ilerlenmeli.
